(Ölüm Ötesine Kaçış adlı kitabımdan alıntıdır.)
Bütün Azerbaycan Türkleri bir Bayrak altında toplanmayı bilmişlerdi. Nuri Paşa’nın Musul’dan hareketle önce Gence’ye (25 Mayıs 1918)sonra Bakü’ye (15 Eylül 1918) giderek Rusları ve Ermenileri yenmesi herkesi gururlandırmıştı.
Ermenilerin, Nuri Paşa’nın askerleri ile karşılaşmamak için yollarını değiştirdiklerini ballandıra ballandıra anlatan nineler ve dedeleri dinlemek, yaptığımız en güzel şeydi. Nuri Paşa komutasındaki Türk askerlerinin Azerbaycan’a gelmesi, Azerbaycan Türkleri arasında sevinçle karşılanmıştı. Bu sevinci Ahmed Cevat:
“Çırpınırdın Karadeniz bakıp Türkün Bayrağına
Ah diyerdim heç ölmezdim düşebilsem ayağına
Ayrı düşmüş dost elinden yıllar var ki çarpar sinem
Vefalıdır geldi giden, yol ver Türk’ün Bayrağına “ diye, tanımlıyordu.
Türk askerlerinin “Kafkas İslam Ordusu” adı ile oluşturduğu bu yeni yapının başarısı tüm Türk Dünyası’nda umut olmuştu. Rus, Ermeni ve İngiliz baskısından bıkan halk, Kafkas İslam Ordusu’na katılıyordu…