Ermenistan, işgal ettiği Azerbaycan topraklarından 44 günlük “Zafer Savaşı” ile kovulunca her zaman uyguladıkları alçak kumpaslara başvurmaya başladılar.
Nasıl mı?
Mayınlı bölgelerin haritasını Azerbaycan yetkililerine vermediler. Bunun sonucu olarak gazetecilerimiz şehit oldu.
Peki bundan amaçları nedir?
Bir daha bu topraklara geri dönemeyeceklerini bildikleri halde bu mayınlı bölgelerin haritasını neden vermiyorlar?
Elbette bunun bir açıklaması var:
1-Ermenistan, sivil ve askerlerin mayınlarla ölmesini istiyor.
2-Kan emici, Ermeni zihniyeti Türklerin ölmesinden zevk alıyor.
3- Savaş meydanında silahını bırakarak kaçan Ermeniler, döşedikleri mayınlar yoluyla Türklerden intikam alıyor.
4-İşgalden kurtarılan bölgelere, Türklerin geri dönmesini engellemek istiyor.
Hepsi doğru olmakla beraber bu son madde daha ağırlık kazanıyor: Ermeniler, Türklerin kendi topraklarına geri dönmelerini istemiyorlar ve bunu engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar.
O zaman karşımıza şu soru çıkıyor: Ermeniler Dağlık Karabağ bölgesini yeniden işgal etmek mi istiyorlar?
Bu soruyu da kesin olarak “evet” diye cevaplayabiliriz.
Hiç şüphesiz Ermenilerin gözü Karabağ’da kaldı. Kafalarına “Demir Yumruk” indiği halde ders almadılar. Aslında Ermenilerin son iki yüz yıl yaptıklarına bakarsak, bu ruh hallerini daha rahat anlarız. Hani Karabağ’dan çıkmak zorunda kalan bir kadına mikrofon uzatılıp ne düşündüğü sorulunca, “Ben niye gidiyorum ki? Otuz yıldır buradayım, ev yaptım, bağım, bahçem var!” gibi sözler söylemişti ya, işte Ermenilerin ruh halini bu sözler çok iyi anlatıyor. Onlara göre işgal ettikleri bir yerde otuz yıl kalınca, her şey onların oluyor.
(Otuz yıl işgal ettikleri bir toprağı ata yurdu gibi gören bir zihniyet, İrevan’nın Türk toprakları olduğunu unutup kendi yurtları gibi görmekte de sakınca görmezler. Oysa İrevan da kadim Türk toprağıdır ve İrevan Türk Cumhuriyeti’nin bayrağı da kısa bir zaman sonra hak ettiği yerde dalgalanacaktır.)
Ermenistan savaş suçu işlemektedir. 44 günlük savaş esnasında Azerbaycan’ın sınırdan uzak sivil yerleşim alanlarına balistik İskender M füzeleri atarak çocukları, kadınları ve yaşlıları uyku sırasında şehit ettiler.
Keskin nişancılarla sivil halkın üzerine ateş açtılar.
Mayınlı bölgelerin haritalarını Azerbaycan’a vermeyerek sivil halkın şehit olmasına neden oldular.
Basından öğrendiğimiz kadarıyla birkaç gün önce de bir grup Ermeni askeri mayın döşemek amacıyla Azerbaycan toprağına giriş yaparken yakalandılar. Bu askerler en basitinden şehit edilen gazetecilerin katili olarak yargılanmaları gerekir. Ayrıca uluslararası mahkemelerde Ermenistan’a davalar açılmalıdır. Çünkü, Ermenilerin döşediği “Antipersonel mayın” olarak da tanımlanan, insanlara karşı kullanılan mayınların yanı sıra, tanksavar mayınlar, patlamamış misket bombaları ve diğer patlayıcı savaş kalıntıları da sivil-asker ayrımı yapmadan çok sayıda Azerbaycan Türkü’nün ölmesine ve yaralanmasına neden oldu. Döşenen mayınların haritası verilmezse ölüm ve yaralanmalar devam edecektir. Ermenistan tüm ölümlerden ve kültür varlıklarına verilen maddi zarardan sorumludur.
Elbet birgün “savaş suçları” nedeniyle Ermenistan cezalandırılacaktır. Bu cezayı uluslararası mahkemeler vermezse Azerbaycan ordusunun “Demir Yumruğu” verecektir. 5.6.2021
Metin Yıldırım
Sosyal Bilimci/Yazar