Sivil Toplum Kuruluşları olarak kamu yararına olacak her konu hakkında Komisyonlarımıza raporlar hazırlatır, ve bu raporları hükümetlerin, siyasi partilerin ve kamu oyunun dikkatine sunarız. Hükümetler bu raporları değerlendirme veya değerlendirmeme hakkına sahiptirler. Bu iş bütün medeni ülkelerde böyledir. Aslında Sivil Toplum Kuruluşlarının asıl görevlerinden biri de budur.
Kamu yararına fikir ve proje üretmek ve yönlendirici, yol gösterici olmaktır.
Biz Avrupa Ülkücüleri İstişare Heyeti ve Ural-Altay Türk Dil ve Kültür Dernekleri Federasyonu olarak, Turan’a yönelik Sosyal ve Kültürel Faaliyetlerimizin yanı sıra bu projeleri de sunmaktayız. Çünkü biz, siyaset üstü Sivil Toplum Kuruluşlarıyız.
Sivil Toplum Kuruluşlarının asıl görevi, siyasete bulaşmadan ve yandaş olmadan kamunun ihtiyaçlarını tespit etmek, menfaatlerini korumak ve kamuyu bilgilendirmektir.

Ülke yer altı ve yer üstü zenginlik kaynaklarının iyi işletilip işletilmediğinin ve kamu yararına kullanılıp kullanılmadığının takipçisi olmaktır. Ülke insanlarının kardeşçe yaşamalarına önderlik yapmaya, bunun için de sosyal ve kültürel etkinlikler düzenleyerek (Seminerler, konferanslar, medya yoluyla ve açık oturumlarla) vatandaşları birliğe ve kardeşçe yaşamaya teşvik etmeye çalışıyoruz.
Biz yurt dışında yaşayan Avrupa Ülkücüleri İstişare Heyeti ve Ural-Altay Türk Dil ve Kültür Dernekleri Federasyonu üyeleri olarak, aynı zamanda toprakları üzerinde yaşadığımız ülkeleri kendi vatanımız bilir, onu korur ve kollarız. O ülkenin geleceği olan gençlerimizin yetişmesine, iyi birer birey ve iyi vatandaş olmalarına da ön ayak oluruz. Bu da bizim başlıca (insani ve vatandaşlık) görevlerimiz arasındadır. Biz mensubu olmaktan onur duyduğumuz Yüce Türk Milletinin kültür değerlerini, el sanatlarını, örf adet ve geleneklerini de gençlerimize öğretmek için büyük çalışmalar içindeyiz. Bunu kendimize büyük bir görev kabul ediyoruz.
Gençlerimize, dilimizi ve yaşadıkları Avrupa dillerini de öğrenmelerinin ehemmiyetine dikkat çekiyoruz. Gençlerimizi asrımızın felaketi ve gençliğin en büyük düşmanı olan “uyuşturucu” belasından uzak tutmak için onları spora ve benzeri aktivitelere yönlendiriyoruz. Aileleri bu konuda bilgilendiriyoruz.
Çünkü bu günün çocukları yarının büyükleri ve dünyamızı idare edecek insanlar olacak ve yarınların garantisidirler. Bizim hepimizin yarınlara karşı sorumluluklarımız var ve bu sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz.
Bizim Atalarımız der ki: doğduğun yer kadar doyduğun yer de senin vatanındır, onu da sevip korumak başlıca insani görevindir. Biz Türkçü Turancı Ülkücü Türk Milliyetçileri olarak kavga için değil, sevgi için geldik.
Biz yaratılanı severiz Yaradan’dan ötürü.

Bizim için, İNSAN HAKKI VE ONURU HER ŞEYİN ÜSTÜNDEDİR.

Saygılarımla,

Mehmet Emin Kaya
Avrupa Ülkücüleri
İstişare Heyeti ve
Ural-Altay Türk Dil ve Kültür Dernekleri
Federasyonu Genel Başkanı
Hamburg, 22.05.2024